Kesk Eşbaşkanı Bozgeyik: “2024 Bütçesi bugüne kadar uygulanan en saf güvenlik odaklı, militarist, eril ve kapitalizm yanlısı bütçedir…
KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik, Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmeye başlanan 2024 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile ilgili bugün Ankara’da; “Halkın ve emeğin lehine bir bütçe istiyoruz, bütçe hakkımız gasp edilemez” talebiyle basın açıklaması yaptı. Bozgeyik, “Bir ülkede kimin iktidarda olduğunu, kimin iktidarda olduğunu, kimin mevcut sistemden yana olduğunu anlamanın en kolay yolu bütçesine bakmaktır. Bu açıdan baktığımızda 2024 yılı bütçe şimdiye kadar uygulanan en saf güvenlik odaklı, militarist, erkeksi ve sermaye yanlısı bütçedir.” .
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda 2024 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi, 2022 Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi ve Sayıştay raporlarının görüşülmesine başlandı.
KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik, bugün Ankara’da KESK Genel Merkezi’nde söz konusu bütçe tekliflerine ilişkin basın toplantısı düzenleyerek, “Halkın ve emeğin lehine bir bütçe istiyoruz, bütçe hakkımız gasp edilemez.” Bozgeyik şunları söyledi:
“CEBİMİZDEKİ EL, SEÇİM SONRASI GEÇEN YENİ EKONOMİK MODELLE BOĞAZIMIZI SARMAYA ÇALIŞIYOR”
“Ekonomi şimdilik sözde ‘rasyonel’ ellere emanet edildi. Ekonominin bu ‘yeni’ modelle döşeneceği yönünde topluma propaganda yapıldı. Asıl amaç, ekonominin tüm yükünü sırtına yüklemektir. 6 Eylül’de açıklanan Orta Vadeli Program (OVP) ve 16 Ekim’de açıklanan 12. Kalkınma Planı, bu faturanın nasıl hesaplanacağını ortaya koyuyor. orta ve uzun vadede kamu ve işçiler. Buna göre enflasyondaki artışın kaynağındaki arz maliyeti, fahiş fiyatlama gibi temel faktörler görülmüyor, tek sebebin iç talep olduğu algısı yaratılıyor, Dolayısıyla para politikasının amacı ‘fiyat istikrarını sağlamak’ ve ‘sıkılaştırma’ adına iç talebi baskılamak, yani kamu tüketimini azaltmaktır.
Bu amaçla tüketici kredilerinden konut kredilerine kadar kamunun kullandığı kredilerin faiz oranları artırılarak geçimini sağlayamayan vatandaş ve çalışanların düşük fiyatlarla borçlanma imkanları ortadan kaldırılıyor. Kısacası faizlerin indirildiği önceki modelde hayat pahalılığı rekor kırdı, gelirimizi aşındırdı, fiyatlarımızı buharlaştırdı. Hükümet bu buharlaşmayı önlüyor oy Önceden ağza sürülen bir parmak bal ile kısmen durduruldu. Ancak seçim sonrası benimsenen yeni ekonomik modelle daha önce cebimizde olan el boğazımızı sıkmaya çalışıyor.
“İŞÇİLERİN TEMEL BAŞARILARINA SALDIRILAR GÖRÜYORUZ”
İşçilerin temel kazanımlarına yönelik saldırıları görüyoruz. Bunlardan en önemlilerinin tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında emeklilerin yaşadığı açlık ve yoksulluğun artması, kıdem tazminatlarının fona aktarılarak tasfiye edilmesi ve özelleştirmelerin hayata geçeceği belirtiliyor. 12. Kalkınma Planı ve Orta Vadeli Program’daki ekonomik modelin, yeni teşviklerin getirilmesinden tekellere, Akkuyu’nun işletmeye alınmasına kadar halkın geleceğini tehdit eden onlarca saldırıyı içeren temel saldırı politikalarını içerdiğini belirtmek isteriz. Nükleer enerji santrali.
Bugün TBMM Plan ve Bütçe Kurulu’nda görüşülmeye başlanan Bütçe Kanun Teklifi, yeni ekonomik model, Orta Vadeli Program ve Kalkınma Planı’na dayanıyor.
“2024 BÜTÇESİ ŞİMDİYE KADAR UYGULANAN EN SAF MİLİTARİST ERKİL VE SERMAYE yanlısı bütçedir”
Şu ana kadar uygulanan tüm bütçelerin işçileri hedef aldığını görüyoruz. Halkın ve işçilerin bütçe hakkı ortadan kaldırıldı. Hayat pahalılığı ve işsizlik kronikleşti. Türkiye taban ücretlilerin ülkesi haline dönüştürülmüş, emeğin milli gelirden aldığı pay giderek azalmıştır. Kamu hizmetlerinin alanı, piyasalaştırma, özelleştirme, yatırımların azaltılması yoluyla sınıra kadar daraltılmıştır. Vergi adaletsizliği derinleşti. Aslan payı savunma ve güvenlik adı altında sermayeye, işverenlere, çatışmaya ve savaşa ayrılıyor. Cinsiyete duyarlı bütçeleme göz ardı edilmiştir. Dini referanslarla yönetilen bir toplum inşa etme amacına ayrılan kaynaklar artırıldı. 2024 bütçe teklifi bunların ağırlaştırılmasını ve kalıcı hale getirilmesini amaçlıyor. Bütçeler, her zaman altını çizdiğimiz gibi, kaynakların kimlerden toplandığını ve söz konusu kaynakların kimlerin ihtiyaçları için kullanıldığını gösteren belgelerdir. Dolayısıyla bir ülkede kimin iktidarda olduğunu, kimin iktidarda olduğunu, hangi toplumsal sınıf ve katmanın mevcut sistemden yana olduğunu anlamanın en kolay yolu bütçesine bakmaktır. Bu açıdan baktığımızda 2024 bütçesi şimdiye kadar uygulanan en saf güvenlik odaklı, militarist, eril ve sermaye yanlısı bütçedir.
“2024 BÜTÇESİNDE EN BÜYÜK GİDER KALEMİ 4,3 TRİLYON TL İLE CARİ TRANSFERLERE AYRILMIŞTIR”
2024 bütçesinde kamu hizmetlerine, yatırımlara ve istihdama ayrılmayan kaynaklar nerede? Savunma ve güvenlik adı altında silahlanmaya, hazine garantisi olarak Kamu-Özel İşbirliği (KÖO) projelerine ve AKP’nin ideolojik aygıtı haline gelen Diyanet İşleri Başkanlığı’na faiz ayrılıyor. 2024 bütçesinde en büyük tüketim kalemi 4,3 trilyon TL ile cari transferlere ayrıldı. 2023 bütçesinde 1,9 trilyon olan cari transferlerdeki oransal artış yüzde 126 oldu.
“BÜTÇEDEN KAMU HİZMETLERİNE VE YATIRIMLARA AYRILAN PAYI ARTIRMAK İSTİYORUZ”
Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine, özelleştirilmesine yönelik soygunlara son verilmesini istiyoruz. Bütçeden kamu hizmetlerine ve yatırımlara ayrılan payın artırılmasını istiyoruz. Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini istiyoruz. Engellilere yönelik kamu hizmetlerinin iyileştirilmesini, engelli hizmetlerine bütçeden ayrılan payın artırılmasını, engellilerin kamu sektöründe istihdamının artırılmasını istiyoruz. Vergilerde adalet istiyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın istiyoruz. Toplumun en güçlü yüzde 1’inin milli gelirin yüzde 54’üne, yüzde 99’unun ise sadece yüzde 46’sına el koyduğu adaletsiz duruma son vermek için, belli bir servetin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını istiyoruz. milli gelirden. “Yoksulluğu önlemeye ve düşük gelirli insanları korumaya yönelik önlemlerin uygulanması için temel gelir garantisi istiyoruz.”